Tanzimat Şiirinde Tema

14 Ağustos 2013 tarihinde tarafından eklendi.

Tanzimat şiirinde aşırı bir öz kaygısı vardır. Bu dönem sanatçıları tema zenginliğini şekil güzelliğinden üstün tutmuşlardır. Bu sanatçılar, her şeyden önce şiirin konusunu değiştirmiş ve geliştirmişlerdir. Özellikle Şinasi, Ziya Paşa, Namık Kemal gibi Tanzimat'ın ilk dönem sanatçıları, Divan edebiyatında sıkça işlenen aşk, hasret, ayrılık gibi kişisel konuları bir yana bırakıp toplumsal konulara önem vermişlerdir. Yani bu dönemde toplumdan uzak, bireysel ve soyut konular bırakılıp günlük hayatla, toplumla ilgili her türlü olay, duygu ve düşünce şiir konusu olarak seçilmiştir. Özellikle Tanzimat'ın ilk dönem sanatçıları, Fransız sanatçıların etkisinde kalarak, şiirleriyle haksızlığa, yolsuzluğa vs. karşı şiddetli bir mücadeleye girişmişler, "toplum için sanat" anlayışını benimsemişlerdir.

Bu dönem şiirinin ilk temaları, Şinasi'de "medeniyet, hak, hukuk, adalet, kanun, devletle milletin karşılıklı hak ve ödevleri" gibi sosyal ve siyasi unsurlardır. Namık Kemal ile Ziya Paşada. bunlara "hürriyet ve vatan" temalarını da eklenmiştir. Bunların yanında, "harc-ı âlem fikir" dediğimiz herkesin bildiği sıradan konuların da öne çıktığı görülmüştür. Bu tarz düşüncelere Şinasi'nin kasidelerinde, Ziya Paşa'nın bazı gazelleri ile terkib-i bent ve terci-i bentlerinde ve Namık Kemal'in bazı gazelleri ile "Hürriyet Kasidesi"nde rastlamak mümkündür.

Tanzimat edebiyatının ikinci devrinde yetişen Recaizade Mahmut Ekrem, Abdülhak Hamit. Sami Paşazade Sezai gibi sanatçılar ise öncekilerin izinde yürümekle beraber, siyasi ortamın ve devlet yönetimindeki baskının Tanzimat'ın ilk yıllarına oranla ağırlaşması sonucu "toplum için sanat" felsefesini bırakıp "sanat için sanat" görüşünü benimsemişlerdir. Bu sanatçılar toplum işlerine ve güncel sorunlara pek bulaşmamışlar; aşk, ölüm, hasret gibi kişisel konuları ele almışlar, aynı zamanda metafizik düşünüşe de yönelmişlerdir. Ekrem'de daha çok, ölüm teması üzerinde toplanan bu düşünüş, Hamit'te, "ölüm, Allah, hayat, dünya, madde, ruh, varlığın mahiyeti ve sonu" gibi konulara da uzanmıştır.

Bu arada, eski şiirin yapay ve kalıplaşmış sevgili tipinden ve tabiat anlayışından da kurtulan yeni şiir, yaşayan kadın güzelliğine ve gerçek tabiata yönelerek, yeni bir sevgili tipi ve tabiat anlayışı oluşturmuştur.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.