TÜRK DİL DEVRİMİ

14 Ağustos 2013 tarihinde tarafından eklendi.

TÜRK DİL DEVRİMİ 
 

      Tarihte olduğu gibi, milli kültürün temeli olan dilde de millileşmek zaruri idi. Esasen dil devrimi bundan önceki devrimlerin doğal bir sonucu idi. Yıkılan Osmanlı düşünüşü yerine, milliyetçi bir toplum görüşü geçmişti. Türk dilinin de bu esaslara uyması lazımdı. Çünkü Osmanlı Türkçesi, bu esaslara uygun değildi.

      Osmanlı Türkçesi, Arap ve Fars dillerinden alınan söz ve kurallarla benliğini kaybetmiş karma bir dil haline gelmişti. Bu Türkçenin bir bilim dili olmasına engel olduğu gibi, bir milli dil olmasına da engel olmuştu. Halk kitlelerinin konuştuğu dil ile, öğretim dili arasında büyük bir ayrılık vardı.

      Tanzimat devrinde milliyet fikrinin tarih ve dil hareketi şeklinde başlaması üzerine dilin sadeleştirilmesine doğru ilk adım atılmış oldu. İlk önce Ahmet Vefik Paşa "Lehçesi Osmani" adlı bir Türk kamusu yazarak Türk dilinin çok zengin olduğunu, diğer lehçelerle karşılaştırarak gösterdi.

      Dilde Türkçülük hareketi 1908'de İkinci Meşrutiyetin ilanından sonra daha fazla canlandı. Genç Kalemler ve Türk Yurdu mecmuaları etrafında toplanan fikir ve yazı adamları, öz Türkçe yazı yazmağa başladılar. Bunlar Türk dilini sadeleştirmek, bilhassa dilimizdeki yabancı tamlama ve kuralları atmak için çalışmalarda bulundular. Ali Canip, Ömer Seyfettin ve Ziya Gökalp yazılarını Genç Kalemler mecmuasında yazıyorlardı. Şemsettin Sami de çalışmaları ve neşriyatıyla Türkçülüğe ve Türk dilinde hizmet etmiştir. Asıl edebi Türkçülük ise, nazımda Mehmet Emin (Yurdakul), nesirde Ahmet Hikmet'ten sonra başladı.

      Atatürk, daha önce dilin sadeleştirilmesi için yapılan işleri yeterli görmeyerek esaslı bir dil devrimi yapmağa karar verdi. Dil çalışmaları ile meşgul olmak üzere 12 Temmuz 1932'de Türk Dil Tetkik Cemiyeti'ni kurdu. Bugün "Türk Dil Kurumu" dediğimiz bu kurumun gayesi, Türkçenin sözlük, gramer, sentaks ve etimolojisini incelemek ve Türkçenin dünya dilleri arasındaki yerini belirtmektir. Bunun için de kurum evvela halk ağzından söz derleme işine girişti. Eski Türk metinlerinin bir çoğunu dilimize çevirdi. Kurumun çalışmalarını ve işlerini göstermek için yayınladığı Türk Dili adlı bir dergisi vardır.

      Dilin milliyet duygusunu ve milli birliği kuvvetlendirmekte ne kadar tesirli olduğunu anlamış olan Atatürk, dil üzerindeki çalışmalarla bizzat meşgul olmak suretiyle desteklemiştir. Atatürk, Dil devriminin, önemini bir nutkunda şöyle izah etmiştir:

      "…Türk dilinin benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğe kavuşması için bütün devlet teşkilatımızın dikkatli, alakalı olmasını isteriz."
 

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Şu Sayfamız Çok Beğenildi
YALINLIK