Alkolün Kazalara Etkisi

14 Ağustos 2013 tarihinde tarafından eklendi.

Ülkelerin birçoğunda hastane yataklarının % 20'den fazlası alkoliklere ve alkolle ilgili hastalık ve kazaya uğrayanlara ayrılmıştır. Irza tecavüzlerin °/o 80'i, trafik kazası yapanların % 6O'ı, yangına sebebiyet verenlerin % 16 kadarı çok alkol alan ki­şilerdir. Fazla alkol alan kişilerin alkol almayanlara göre, 16 kat fazla düştükleri, 30 kat fazla zehirlen­dikleri bir gerçektir. Ölümlere gelince, trafik kazala­rından ölenlerin % 50 kadarında, düşmelerden ölenlerin % 45'inde, cinayetlerin °/o 50-70'inde, ana baba katillerinin % 20'sinde alkollü kişi sorumlu bu­lunmuştur. Amerika'da trafik kazasından ölen 45.000 kişiden 25.000 kadarı alkollü sürücülüktendir ve yıl­da 24 milyar dolar maddî kayıp olmaktadır. Alkol ne­deniyle boşanan mutlu çiftler, servetini, işini ve itibarını yitirenler, kısırlaşan, hastalanan, erken ölen ve çocukları, felçli ve hastalıklı olan bu insanları ve­ya daha başka deyimle irade yoksullarını, bu kötü­lüklerden korumak, yardım etmek toplumların en büyük görevidir. Amerika'daki bir araştırmada, 1982'de Ameri­ka'nın değişik bölgelerinde alkol almayanların tra­fik kazası yapma oranı % 54-69 oranında gösterildiği halde, alkol alanların kaza yapma oranı, % 74-90 oranında olduğu, yani trafik kazası oluşunda alko­lün % 50 oranında etkili olduğu gösterilmiştir. New York Eyaleti'ndeki başka bir araştırmada ise, kaza yapan sürücülerin % 40'ının alkollü olduğu ve alkol alanlarda kusur payının °/o 74-92 olduğu (Marihuana kullananlarda bile kusur payı % 54-69 bulunmuş­tur) görülmüştür. İngiltere'de şoförlerin °/o 7'sinin alkol kullanma­sına karşın, ölümlü trafik kazalarının % 34'ünde iç­kili sürücüler sorumlu tutulmuştur. Fell'in 1984'teki bir araştırmasında, % 18-24 yaş arasında ölümlü ka­za yapanların % 51 'inin 24 yaş üstündeki ölümlü ka­za yapanların °/o 25'inin alkollü olduğu görülmüştür. Görülüyor ki, gençler alkollü iken çok daha tehlikeli oluyor. 100 milyon km/taşıt (Uluslararası birim) yol almada alkol almayanlarda 1,4, alkol kullananlarda 2,2 ölümlü kaza olmuştur; yani alkol kullananlarda % 57 fazla ölümlü kaza olmuştur. Fell'in 1982'deki başka bir araştırmasında, Amerika'da trafik kazası sonucu ölen 45.284 kişiden 19.852'si (% 44'ü) al­kollü bulunmuştur. Kalabalık bölgelerde bu oran % 55'tir. Halbuki alkol alan şoförlerin sayısı, alkol almayanlara göre çok az olduğu halde, ölümlü ka­zaların yarısından sorumludurlar. Amerikalılar alkol almayanlara göre alkol alan­ların kaza yapma oranının 1,89 kat, ölme durumla­rının 3,85 kat fazla olduğunu ileri sürmüşlerdir. Başka bir istatistikte bu oran 2,5 ve 4,5 kat fazla olarak be­lirlenmiştir. Ortalama alınırsa, alkollü sürücülerin al­kol kullanmayanlara göre 2,2 kat fazla kaza ve 4,2 kat fazla ölüme neden olduğu anlaşılmaktadır. Tra­fik kazasından ölenlerin % 60'inda kan alkol sevi­yesinin zehirlenme dozunda olduğu görülmüştür. Alkol giderek insanları saran bir salgın hastalık gibidir. Erkeklerin % 10 – 15'i kadınların % 3-5'inin alkol ile sorunları vardır. Alkollü araç kullanımı, 16-24 yaş gençlerde daha yaygındır ve daha çok kaza ve ölümlü kazalara neden olur. Amerika'da 1983'teki yasa ile 21 yaş altındakilere alkol satmak ve alkollü yere girmek yasak olduğundan, kazalarda°/o 11-13 azalma olmuştur. Kadınlarda alkole bağımlılık veya alkole bağlı kazalar 35 yaştan sonra daha fazla oluyor.
Ülkemizde 6 senede 260.398 trafik kazası ol­muştur. Bunlardan 6.000'i (°/o 2.2) alkollü ve sarhoş­tur. Aynı dönemde 27.029 ölümden 444'ü (°/o 1,3) 172.990 yaralanmadan 4.290'ı (% 2,5) alkollü ve sar­hoş bulunmuştur. Görülüyor ki, bizdeki trafik kaza, yaralanma ve ölümlerinde, alkollü ve sarhoş sayıla­rı çok düşüktür. Gerçekte din ve sosyal yaşantımız gereği alkol kullanma oranı diğer ülkeler kadar yük­sek olmamakla beraber, trafik kazasında polisin tek­nik araç ve gereç noksanlığı, bunların gerçek sayısını bilmemize engel olmaktadır. Polis elinde yeterli de-dektör veya breathanalyser bulunmadığından, bü­yük şehirlerimizde bile anında kanda alkol ölçümü yapılamadığından, ancak şüpheli sürücüler çok kez hohlatılarak, yürüyüş ve davranışına bakılarak, alkol kullandığı hakkında şüphe uyanırsa doktora gönde­rilmektedir. Fakat alkol için yasa ve denetlemelerden daha önemli olan kişinin kendisini denetimidir. Sosyal ve psikolojik nedenlerle alınacak alkolün sınırlı olması, fakat belirli bir miktarı aşınca da kişilerin araç kul­lanmaması gerekir. Alkol alanların alkolün kendile­rine coşkulu büyü getireceği hayaliyle ona güvenmemesi, yalnız aklı ve iradeyi değil, canımızı da alabileceğini unutmamalıyız. Hiç alkol kullanma­mak en uygun olanıdır.                     

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Şu Sayfamız Çok Beğenildi
Tanzimat donemi şairlerinin şiir anlayışı